Pikta’nın Hikâyesi – Nesilden Nesile
Pikta’nın hikâyesi, aslında mutfakta başladı. Çocuklarıma sebzeyi sevdirmek için yaptığım simitler, kısa sürede sadece onların değil, çevremdeki herkesin gönlünü kazandı. O gün anladım ki bu küçük simitler, çocuklarıma bırakacağım en güzel mirasın ilk adımıydı.
Benim için Pikta, yalnızca bir fırın değil; ailemden çocuklarıma, onlardan da gelecek nesillere aktarılacak bir sevgi zinciri. Burada pişen her ekmek, yoğrulan her hamur, yalnızca karnı doyurmaz; geçmişi bugüne, bugünü de yarına taşır.
Bugün Pikta’da, çocukların kahkahalarıyla büyüyen, ailelerin bir araya geldiği, anıların paylaşıldığı bir yaşam alanı var. Çünkü biz inanıyoruz ki bir fırın, sadece lezzet değil; bir kültür, bir bağ ve bir miras yaşatır.
Bir kadın girişimci ve bir anne olarak en büyük hayalim, Pikta’nın yalnızca bugün değil, gelecek nesillerin de hayatına dokunması. Çocuklarıma bırakacağım en değerli miras; sevgiden, emekten ve birlikten doğan Pikta’dır.
Sevgilerle,
Gökçe Can